29 Eylül 2010 Çarşamba

3. dişimiz geldi hoşgeldi

İlk dişimizi Haziran ortasında çıkartmış ve sessizliğe bürünmüş idik. Dün gece yarım saatte bir kalkmasından tahmin etmeliydim aslında. Ve sonuç sabah kontrolunde üstten patlamış bir pirinç tanesi. Kimbilir nasıl acı verdi de kıvrandı sabaha kadar. Canım oğlum

Biraz keyfini çıkarayım lütfen

Sabahtan beri acemi bir blogcu olarak güzel bir şablon oluşturmaya çalışıyorum internete gire çıka. Bunu yapabilmem bile büyük başarı benim için. Bloguma girerken farklı yollardan girmek zorunda kalıyorum. Sevgili Burcu olmasa onu da beceremeyecektim . Bunun mutlaka bir çözümü var biliyorum ama şu anda bilmiyorum. Lütfen azıcık keyfini çıkarayım . 1 gün böyle dursun.

28 Eylül 2010 Salı

Uyku Düzeni

Ege'm çok çabuk ve rahat  uyuyan bir bebek olmadı . Düzenimiz o kadar değişken ki. Gece de 4 kere kalktığı da oluyor hiç kalkmadığı da.  Son üç gündür normal bir insan gibi 8 saat deliksiz uyudum. Ama dün gece yeter artık anne bu kadar keyif dedi ve sonuç gözünden uyku akarak işe gelmiş bir anne (eminim ki o şu anda mışıl mışıl bir uykuya yattı) . Bunun tek suçlusu diş mi ? Anlayamadım gitti.

babababaaaaa

Untitled from Pinar Onder on Vimeo.



ve oğlumun ilk kelimesi baba oldu

23 Eylül 2010 Perşembe

Caretta Caretta

Şu sıralar biraz hareketli günler yaşıyoruz . Neden mi? Ege'mm oldukça hareketlendi. Sürekli ayakta durup etrafta dolaşmak ve  karıştırmak istiyor. Peşindeyiz. Ne varsa elini atıp almak istiyor. Evde heryere beraber gidiyoruz. Arkamdan nefes nefese geliyor. Çalışan bir anne olarak beni özlediğini düşünüyorum. O benim minik carettamm